include - contain

Yanlış : Vegetables include starch.

Doğru : Vegetables contain starch.

Sebzeler nişasta içerir.

Yanlış : A thermometer is a graduated tube including mercury.

Doğru : A thermometer is a graduated tube containing mercury.

Termometre cıva içeren dereceli bir tüpdür.

Yanlış : The forests include other resources besides timber.

Doğru : The forests contain other resources besides timber.

Ormanlar keresteden başka diğer kaynakları da içerir.

Contain (içermek) şişe, kutu, çanta gibi içi olan şeylerin içinde ne olduğunu anlatmak için kullanılır. Contain aynı zamanda bir şeyin içeriğinde bulunan birkaç bileşenden söz ederken de kullanılır. Include ise kapsamak, dahil etmek demektir.

The veins contain blood.

Damarlar kan içerir.

All cells contain a nucleus.

Bütün hücreler bir çekirdek içerir.

Bütün hücrelerin bir çekirdeği vardır.

The movie contained several flashbacks.

Filmde birçok geriye dönüş sahneleri vardı.

The price of the package tour includes flights, full board, and all extras.

Paket turun fiyatına uçuşlar, tam pansiyon otel ve tüm ekstralar dahildir.

The bill includes tax and service.

Hesap, vergi ve servisi kapsıyor.

Include, be included şeklinde edilgen olunca genellikle dahil olmak anlamını verir.

Is breakfast included in the price?

Kahvaltı fiyata dahil mi?

Tax and service are included in the bill.

Vergi ve servis hesaba dahildir.