end : at the end - in the end
Yanlış : At the end he agreed that it was a good idea.
Doğru : In the end he agreed that it was a good idea.
Sonunda onun iyi bir fikir olduğunu
Yanlış : The toilets are in the end of the corridor.
Doğru : The toilets are at the end of the corridor.
Tuvaletler koridorun sonundadır.
In the end sonunda, nihayet; at the end, bitince, bitiminde, sonunda demektir.
He wasn't prepared to listen at first, but in the end I convinced him.
Baştan dinlemeye hazır değildi ama sonunda onu ikna ettim.
In the end, we chose to stay at home instead of going to the cinema.
Sonunda, sinemaya gitmek yerine evde kalmayı seçtik.
The author cleared up the mystery at the end of the story.
Öykünün sonunda yazar sırrı (esrarı) aydınlattı.
The writer listed a brief bibliography at the end of his work.
Yazar çalışmasının sonuna kısa bir kaynakça listesi yaptı.