Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 6109ışıklı = ziyadar [öz Türkçe - eski terim]
IŞIKLI = (ışıklı nedir; ışıklı ne demek; ışıklı İngilizcesi) 1. Işığı olan, aydınlık, ışıklandırılmış, nurlu, nurani, ziyalı, ziyadar: «Tünelin ışıklı ucundan doğru bir esinti geliyor.» -A. Ağaoğlu. 2. mec. Neşe veren, sevinç yaratan, mutlu: «Kadınınsa güzel yüzü dökülüyor önüne, kocasından uzaklaşıyor, ışıklı gözleri doluyor, dudağı titriyor giderek.» -Y. Atılgan.
IŞIKLI = (ışıklı nedir; ışıklı ne demek; ışıklı İngilizcesi) Çarşamba.
IŞIKLI = (ışıklı nedir; ışıklı ne demek; ışıklı İngilizcesi) El tezgahında seyrek dokunan bez.
ışıklı = nuranî [Türkçe - Osmanlıca]