• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

çıkan

Türkçe - İngilizce

ana / sıfat

havacılık

veterinerlik

çıkan = asandan [öz Türkçe - eski terim]

çıkan = asendan [öz Türkçe - eski terim]

çıkan = assendan [öz Türkçe - eski terim]

ÇIKAN = (çıkan nedir; çıkan ne demek; çıkan İngilizcesi) Bir ötekinden çıkartılacak olan nicelik.

ÇIKAN = (çıkan nedir; çıkan ne demek; çıkan İngilizcesi) mat. Çıkarma işleminde bütünden alınan sayı.

çıkan = sâdır [Türkçe - Osmanlıca]

çıkan = sâdire [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

-den çıkan -den yola çıkan -e çıkan açığa çıkan açığa çıkan isı değeri açığa çıkan toplam isı ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur ağacın kökünden veya gövdesinden çıkan sürgün ağdan çıkan balık miktarı ağızdan çıkan buhar ak pelinden çıkan acı bir madde akşam ortaya çıkan alaca karanlıkta çıkan ameliyat sonrası ortaya çıkan ateş ameliyatla çıkan parça veya organ amino türevinden çıkan kırmızı boya ara sıra çıkan iş ara sıra çıkan işler arazi okçuluğu. bu yarışmada okçular ormanlık bir bölgede gerçek avcılar gibi dolaşıp karşılarına çıkan hedeflere atış yaparlar arazi taksiminden çıkan suç arka çıkan arka çıkan kimse artım burgusuyla çıkan odun kalemi askeri ceza ve tutukevine giren, çıkan tutuklu ve hükümlüler aşırı sahip çıkan atlarda çıkan çıban türü ayda iki defa çıkan dergi aynı ağaçtan ortaya çıkan bireyler aynı kuluçkadan çıkan yavruların tümü başka bir dilin karışımından ortaya çıkan karma dil başka bir dilin karışımıyla ortaya çıkan karma dil bedenden çıkan yaka belirli aralıklarla çıkan belirli bir sahada belirli bir zamanda ortaya çıkan yangın belli şahıs hakkında çıkan kısa yazı belli zamanlarda çıkan bilanço tarihinden sonra ortaya çıkan olaylar bilanço tarihinden sonra ortaya çıkan ve düzeltme gerektiren olay bir ağdan çıkan balık miktarı bir ağdan çıkan balıklar bir ağızdan çıkan bin ağıza yayılır bir besin maddesi eksikliğinden ortaya çıkan hastalık bir cisimden çıkan gaz bir çare bulup işin içinden çıkan bir defada kuluçkadan çıkan civciv takımı bir defada kuluçkadan çıkan civcivler bir fabrika- maden ocağı ve saireden çıkan mallar bir firmaya giren ve çıkan para hacmi bir girişimin ilk aşamalarında ortaya çıkan sorunlar bir inip bir çıkan ateş bir kuluçkada çıkan yavrular bir sahaya giren çıkan akım farkı bir şirketten çıkan veya çıkarılan şerikin yerine yeni bir şerikin şirkete girmesi birden ortaya çıkan birinin ağzından çıkan her sözü dikkatle dinlemek bitkisel yağların imalinde ortaya çıkan küspe ve diğer katı artıklar boşa çıkan boşa çıkan gayret botulinum toksin tip a enjeksiyonu sonrası açığa çıkan myasthenia gravis olgusu bu işten zararlı çıkan ben oldum bu rollere çıkan aktör buradan çıkan sonuç çıkan aort çıkan arbedede kendini savunmak için adam öldürme çıkan at çıkan besleme hattı çıkan bilgi bloku çıkan bilgi teçhizatı çıkan değişken çıkan gaz çıkan gaz çözümlemesi çıkan güç çıkan ısı çıkan için çıkan için parti değiştiren çıkan ilam çıkan kâğıt kromatografisi çıkan kalın bağırsak çıkan kolon çıkan madde (vücuttan) çıkan mikrotübüller çıkan paranın girenden daha fazla olması çıkan petrolü yukarı çeken cer cihazları çıkan su çıkan su miktarı çıkan şey çıkan trafik çıkan veri çıkan veriyi edit etmek çıkan veya yükselen hava akımı çürüğe çıkan kimse daha sonradan ortaya çıkan etki damaya çıkan taş daralmayla ortaya çıkan davada haklı çıkan taraf delme neticesinde delikten çıkan toz denetlemeden temiz çıkan gemi denizden çıkan dışarı çıkan altın miktarı dik çıkan gövdeli çanak doğal olarak ortaya çıkan maddeler doğru çıkan önsezi doğum öncesi ortaya çıkan gecikme etkileri doğumu takiben yavrudan çıkan ilk dışkı düzeltme sonucu ortaya çıkan akomodasyon ekilmeden çıkan ekonomik olmayan nedenlerle ortaya çıkan değişiklik en son çıkan şey epitel dokudan çıkan mikroskobik uzantılar erkekle parası için çıkan kadın evden çıkan farklı coğrafik bölgelerde çıkan farklı kaynaklardan çıkan ve kimyasal olarak birleşen dna molekülleri ferdi çıkarların takibiyle ortaya çıkan müşterek iyilik fırından çıkan atık gaz fos çıkan şey füzyondan ortaya çıkan şirket gazetede çıkan eleştiri ya da makale gazetenin edebiyat köşesinde çıkan seri öykü veya makale gece ortaya çıkan geceleyin çıkan geçen yüzyılda çıkan ucuz ve duygusal dergiler için kullanılan nitem genellikle yayan olarak- uzun ve zor seyahate çıkan kimse genizden çıkan ses gezintiye çıkan eşek, eve at olarak dönmez gezmeye çıkan giren ve çıkan para farkı göğüsten çıkan en pes nota gölden çıkan akarsu gözde siliyer kasların paralizi ve bunun sonucu ortaya çıkan uyum felci gözden yeni çıkan arılar gümrüğe çıkan yolcu güreşçilerin oyun esnasında birbirlerine karşı sağladıkları avantajlı durumda süreyi tutup hesapladıktan sonra ortaya çıkan zaman avantajı haftada iki defa çıkan haftada iki defa çıkan gazete haftada iki kere çıkan haftada iki kez çıkan haftada iki sefer çıkan hasattan sonra çıkan otlar hastalıkla birlikte ortaya çıkan rahatsızlıklar her gün çıkan gazete (pazar hariç) her köşebaşından çıkan her yıl ortaya çıkan şey hıristiyanlığa karşı çıkan ışınlar halinde çıkan idrardan çıkan taş ihmal sonucu çıkan çarpışma iki ayda bir çıkan iki haftada bir çıkan dergi iki sert yüzün birbirine sürtünmesinden çıkan ses ikinci kökten çıkan ilaçla ortaya çıkan advers olay ilaçla ortaya çıkan advers olay (adverse drug reaction) ileri çıkan ilk çıkan ilk satılır ilk çıkan yüzücü ilk hasat sonrası çıkan otlar inanç öğretilerinden çıkan inip çıkan işletmeden elde edilen gelirin işletme giderlerine bölünmesinden ortaya çıkan değer işletmeye giren ve işletmeden çıkan fonların çizelgesi jet nozzle adı verilen çıkış ağzından hızla çıkan gazların ters yönünde elde edilen itici kuvvet kanatlılarda parmak bölgesinde çıkan tüyler karayoluna çıkan yol kârlı olmaktan çıkan işte ısrar etmemek karşı çıkan karşı çıkan kimse karşımıza çıkan sorun karşınıza çıkan fırsatı değerlendirin, yoksa şansınızı kaybedersiniz kazıdan çıkan toprak kendisinden çok küçük biriyle çıkan kimse kendisinden çok küçük çıkan kimse kırda yürüyüşe çıkan kimse kontrolden çıkan at konu dışına çıkan kökten çıkan kökten çıkan yaprak kömür ocağından çıkan taş/moloz/şist vb kötü görünmesine karşın iyi çıkan şey kuluçkadan bir defada çıkan civcivler kumlamadan çıkan kum kumlamadan çıkan kum tozu kuradan çıkan at kuşlarda ikinci kanat boğumunda çıkan tüyler kuyuyu zemine vurarak ve çıkan toprağı yukarı çıkararak kuyu açmak küme çıkan limandan dışarı çıkan maden cevheriyle çıkan değersiz parçalar madenden çıkan asit su mahkemeye çıkan avukat makine dairesine inmeden önce, bacadan çıkan gazları dikkatlice gözlemleyiniz merkezden çıkan merkezkaç etkisiyle ortaya çıkan kaster meşru papaya karşı çıkan papa meydana çıkan millet meclisinden çıkan kanun mutfaklarda çıkan kahverengi bir böcek namlu ağzından çıkan mermi sesi ocaktan çıkan ocaktan çıkan cevher ocaktan çıkan taşlar (posta) ocaktan çıkan taşlar yığını (dışarda) on beş günde bir çıkan dergi onikiparmak bağırsağından çıkan pankreas enzimi salgısını uyaran hormon ortalama çıkan kalite düzeyi ortalama çıkan kalite sınırı ortaya çıkan ortaya çıkan biçem ortaya çıkan denge ortaya çıkan problem ortaya çıkan sorun ortaya çıkan ve yeniden ortaya çıkan ortaya çıkan yeni beceriler ortaya çıkan zarar otoyola çıkan veya otoyoldan çıkış için kullanılan yol otoyola çıkan yol otuz iki dişten çıkan otuz iki ağıza yayılır otuz iki dişten çıkan otuz iki mahalleye yayılır oyun alanının dışına çıkan top oyun alanının dışına çıkan topu kurallara uygun bir şekilde oyun alanına çevirmek oyun alanının dışına çıkan topun, bir oyuncu elinden tekrar oyun alanına sokularak maçın başlaması oyunun başlangıcında yapılan hava atışına çıkan en uzun oyuncu öğleden sonra çıkan gazete öne çıkan öne çıkan konum öne çıkan resim öne çıkan sorun öne çıkan yazı önüne çıkan bütün engelleri aşmak önüne çıkan bütün engelleri yenmek paketten çıkan paratiroid bezinin hiperfonksiyonuyla ortaya çıkan sendrom pistondan çıkan ısı printırden çıkan veri pulmoner arterden çıkan anormal sol koroner arter rafine işlemleri sırasında ortaya çıkan asit yağları reforma karşı çıkan kimse reforma/bilime karşı çıkan kimse resimde güzel çıkan rutinin dışına çıkan sabah ortaya çıkan sağ çıkan sahip çıkan sahnede saf kız rolüne çıkan artist savunmada öne çıkan oyuncu sefer sırasında gövdesi sudan dışarı çıkan ve ayakları üzerinde kayarak hareket eden tekne sefere çıkan gemi sentrozomdan çıkan seyahat eden ücretli yolcu adedinin uçulan kilometre mesafesi ile çarpımından çıkan değer sık sık hapse girip çıkan silikat ince parçacıkları ile ortaya çıkan gözenekli olmayan killi toprak türü sinir hücresinden çıkan uzun uzantı son çıkan doruk sondaj deliğinden çıkan çamurlu su sonradan ortaya çıkan sonradan ortaya çıkan dinler sonradan ortaya çıkan etki sonu fos çıkan buluş sonucunda ortaya çıkan sosyeteye ilk kez çıkan genç kız su üstüne çıkan zararlı otlar sulamadan ortaya çıkan erozyon şiddetle karşı çıkan şirkete giren paranın çıkan paradan daha fazla olması taşa çıkan keçinin ağaca çıkan oğlağı olur taşıtta yolculuk nedeniyle ortaya çıkan mide rahatsızlığı ve baş dönmesi tatile çıkan birisinin yerine çalışan kimse tatile çıkan kişi tayini çıkan kimse tek pistilden çıkan meyve temasla ortaya çıkan deri hastalığı tiyatroda ufak rollere çıkan kimse tohumdan çıkan filiz tohumdan çıkan ilk yaprak tohumdan ilk çıkan yaprak topraktan çıkan topraktan çıkan çiçek sapı turneye çıkan oyuncu uzun bir gemi seyahatine çıkan kimse uzun ve zor seyahate çıkan kimse uzun yürüyüşe çıkan kimse üç ayda bir çıkan üç ayda bir çıkan dergi üç ayda bir çıkan yayın üç haftada bir çıkan üç haftada bir olan ya da çıkan ülkeye giren ve çıkan sermaye arasındaki parasal fark volkanizma sonrası çıkan kükürtlü gaz etkinliği vurunca çıkan ses vücuttan çıkan madde yapılan ya da çıkan yaprak ve çiçeği aynı zamanda çıkan yarışta ilk çıkan yüzücü yeni bir işe başlarken meydana çıkan fakat giderek azalması beklenen zorluklar yeni çıkan yeni çıkan enfeksiyon yeni çıkan hisse senetlerini kısa sürede kârla satmak üzere almak isteyen spekülatör yeni ortaya çıkan normlar yeni ortaya çıkan özellikler yeni ortaya çıkan virüsler yerden çıkan yeryüzüne çıkan tabaka yıl içinde çıkan yılda bir kez çıkan yayın yılda iki kez çıkan yukarı çıkan şey aşağı da iner yukarı doğru çıkan yukarıya çıkan yumurtadan çıkan hayvancıklar yumurtadan çıkan hayvanlar yumurtadan çıkan yavrular yurtdışına çıkan yolcuların ödediği vergi yüksekten dışarıya çıkan atış yüze çıkan

1: 0 ms