• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

çakıldak

Türkçe - İngilizce

ÇAKILDAK
1. Koyunların kuyrukları altındaki kıllara yapışıp kuruyan pislik. Bu durum hayvanı rahatsız eder ve yapağı kalitesini bozar.
2. Bir çarkın yalnız bir yöne doğru işlemesine yol verip tersine dönmesini önleyen veya değirmen, su dolabı vb. makinelerin işleyişini çıkardığı sesle kontrole yarayan parça.
3. Elde çevrildikçe gürültülü ses çıkaran, değirmi biçiminde bir çocuk oyuncağı.
4. Rüzgârda ses çıkararak kuşları kovalamağa yarayan bir alet.
5. İlaç yapmakta kullanılan, zar içinde tohumları olan baklagillerden bir bitki.
6. Kırlarda yetişen köklü, çiçekli ve yağlı bir çeşit ot.
7. Arabaların yan kayışlarının takıldığı ağaçlar.
8. Susamın meyvesini koruyan zar.
9. Kabuğu ile kurutulmuş fasulye.
10. Olgunlaşmamış meyve, Olmamış meyve
11. Olmadan küflenmiş üzüm salkımı.
12 Ağaç sürgü, kilit.
13. Sakız kabağı.
14. Patlıcan kurusu.
15. Börülce.
16. (tahıl ve meyve) Bol, çok
17. (insan) Pis, dağınık .
18. Seviyesi düşük.
19. Renksiz.

ilgili sözler / related words

1: 0 ms