Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 2500aşık = sevgen [eski terim - öz Türkçe]
aşık = tutkun [eski terim - öz Türkçe]
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) (anatomi) 1. Aşık kemiği. 2. mim. Aşırma.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) Akıntı, cereyan.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) Allah adamı, safderun, bön.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) bk. halk ozanı.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) Halk ozanlarının ezgicilerine ve öykücülerine verilen ad.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) Kadınların bir süs eşyası.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) Saz şâiri.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) Sinema Alıcı ile göstericilerde filmin aralı devinimini sağlayan tırnaklara gerekli devinim biçimini veren, çapraşık bir devinimi sağlayabilecek biçimde yapılmış, özeğinden geçmeyen bir eksene bağlı madenden parça.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) Türk gölge oyununda ciddi tiplerden biri; saz çalarak şiir okur.
AŞIK = (aşık nedir; aşık ne demek; aşık İngilizcesi) Yağ çıkarmak için kullanılan ağaç.
aşık = âşık [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = bîdil [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = dilbeste [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = dildâde [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = dilefgâr [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = dilfigâr [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = fütâde [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = meclûb [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = meftûn [Türkçe - Osmanlıca]
aşık = üftâde [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words