Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 1355âdeta = bayağı [eski terim - öz Türkçe]
âdeta = nerdeyse [eski terim - öz Türkçe]
âdeta = neredeyse [eski terim - öz Türkçe]
âdeta = sanki [eski terim - öz Türkçe]
âdeta = basbayağı [Osmanlıca - Türkçe]
âdeta = bir nevi [Türkçe - Osmanlıca]
ÂDETA = Hemen hemen, sanki, neredeyse, basbayağı: Senin bu yaptığın eleştiri değil âdeta hakaret. / Salgın döneminde kripto paralar onun için âdeta bir zaplantı olmuştu. / Ondan ayrıldıktan sonra parfümünün gömleğimdeki kalıntısı bana âdeta onu yanımda hissettiriyordu.
ilgili sözler / related words