• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

zincir

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 2798

bilişim

hekimlik

sıfat / adjective – computing

ZİNCİR = (zincir nedir; zincir ne demek; zincir İngilizcesi) 1. Birbirine geçmiş bir sıra metal halkadan oluşan bağ. 2. Art arda gelen şeylerin oluşturduğu dizi: «Otomobillerin bitmez tükenmez zinciri üzerinden geçiyor.» - İlhan. 3. Taşıtların kar veya buzda kaymaması için tekerleklerine takılan alet. 4. Altın veya gümüşten yapılmış takı. 5. esk. Hükümlülerin eline, ayağına vurulan demir bağ: «Elleri, ayakları kalın baklalı zincirle bağlı biçarenin.» - R. Enis.

ZİNCİR = (zincir nedir; zincir ne demek; zincir İngilizcesi) Benzer atomların kimyasal bağlarla bağlandığı genelde karbon atomları arasında oluşan yapı. Organik bileşiklerin molekül yapılarında düz ve açık karbon zincirleri olabildiği gibi, dallanmış zincirler ve kapalı (siklik) zincirler de olabilir.

ZİNCİR = (zincir nedir; zincir ne demek; zincir İngilizcesi) Bir çeşit kilim.

ZİNCİR = (zincir nedir; zincir ne demek; zincir İngilizcesi) Bir tikel sıralı kümenin tümel sıralı altkümesi.

ZİNCİR = (zincir nedir; zincir ne demek; zincir İngilizcesi) Gücü, arka tekere aktarmaya yarayan zincir.

ZİNCİR = (zincir nedir; zincir ne demek; zincir İngilizcesi) Tam sıralı bir küme.

zincir = kaskat [öz Türkçe - eski terim]

zincir = bend [Türkçe - Osmanlıca]

zincir = kayd [Türkçe - Osmanlıca]

zincir = silsile [Türkçe - Osmanlıca]

zincir = zencîr [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms