Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 1924ZEMİN = (zemin nedir; zemin ne demek; zemin İngilizcesi) (yapı) Mevcut ve yeni yapılacak binaların temel oturum alanı, temel etki derinliği ve çevresini de içerisine alan toprak, dolgu ve kaya birimleri.
ZEMİN = (zemin nedir; zemin ne demek; zemin İngilizcesi) 1. Marangoz bıçkısı. 2. Ot ve bağ bıçkısı. 3. Tahta delgisi.
ZEMİN = (zemin nedir; zemin ne demek; zemin İngilizcesi) 1. Taban, döşeme, yer: «Kırmızı bir zemin üstünde bir sürü insan, havada uçan beyaz bir kuşa bakıyorlardı.» - M. Ş. Esendal. 2. Kumaş, süslü kâğıt, halı, yer muşambası, tablo vb. desenli nesnelerde, biçimlerin üzerinde yer aldığı renk: Zemini mavi bir halı. Zemini beyaz bir basma. 3. mec. Temel, dayanak: «Asıl sohbet zemini nadide yemek tarifi, köşk ve bahçe tanzimidir.» - R. H. Karay. 4. mec. Ortam: Tartışmayı bu zeminde ele alalım. 5. esk. Yeryüzü, dünya.
ZEMİN = (zemin nedir; zemin ne demek; zemin İngilizcesi) Bağ bıçkısı.
ZEMİN = (zemin nedir; zemin ne demek; zemin İngilizcesi) Bir şarkının, sahnede az sayıda çalgıyla icrasını sağlamak amacıyla, arka planda kullanılmak üzere canlı icra edilecekler dışındaki seslerini içeren önceden kaydedilmiş hâli.
zemin = düzlem [eski terim - öz Türkçe]
zemin = substrat [öz Türkçe - eski terim]