Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 7539YIRTIK = (yırtık nedir; yırtık ne demek; yırtık İngilizcesi) 1. Yırtılma sonucu oluşmuş yarık: Çorabın yırtığı. 2. sf. Yırtılmış olan: «Yırtık yeri birleştiriyor, yapıştırmaya çalışıyor, yapamıyor, yatağın üstüne kapanıp hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.» -A. Ağaoğlu. 3. sf. Eskimiş, parçalanmış. 4. sf. Cırlak, tiz, keskin (ses): «Yırtık sesiyle çığlık çığlığa bağırıyor.» -R. N. Güntekin. 5. sf. mec. Utanması, çekinmesi olmayan: «Becerikli, yırtık bir kız değil ki mağazalarda iş arasın, bulsun.» -P. Safa.
YIRTIK = (yırtık nedir; yırtık ne demek; yırtık İngilizcesi) Yırtılma sonucu ortaya çıkan yapı kusuru.
yırtık = laserasyon [öz Türkçe - eski terim]
yırtık = lasere [öz Türkçe - eski terim]
yırtık = rüptür [öz Türkçe - eski terim]
yırtık = çâk [Türkçe - Osmanlıca]
yırtık = jinde [Türkçe - Osmanlıca]
yırtık = pejmürde [Türkçe - Osmanlıca]