İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 34104 WRINKLE = ['rinkıl] noun
1 kırışıklık * eşanlamlı : crease, fold, crumple, furrow
İngilizce örnek : The young woman accepted the old man with all his wrinkles.
Türkçe çevirisi : Genç kadın yaşlı adamı bütün kırışıklıkları ile kabul etti.
2 kon. ipucu
¤ verb
kırıştırmak; kırışmak * eşanlamlı : crease, fold, crumple, crinkle, furrow * karşıtanlamlı : smooth
İngilizce örnek : He wrinkled his forehead.
Türkçe çevirisi : Alnını kırıştırdı.
İngilizce örnek : She wrinkled her brows as she tried to understand the guidebook.
Türkçe çevirisi : Kulavuz kitabı anlamaya çalışırken kaşlarını kırıştırdı.