• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

wave

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 1824

ad / noun – baskı

WAVE = [weyv] verb
1 sallamak * eşanlamlı : swing; shake, wag
İngilizce örnek : Waving flags and cheering, the fans went into the stadium.
Türkçe çevirisi : Bayraklar sallayarak ve tezahürat yaparak taraftarlar stada girdi.
İngilizce örnek : Robert suddenly dashed into the room waving a letter.
Türkçe çevirisi : Elinde bir mektup sallayarak Robert birden odaya daldı.
2 sallanmak * eşanlamlı : shake, flutter, flap, wag, sway, rock, swing, oscillate
3 el sallamak * eşanlamlı : beckon, gesture, signal
İngilizce örnek : He waved until she was out of sight.
Türkçe çevirisi : Gözden kaybolana kadar el salladı.
İngilizce örnek : She looked out of the window and waved good-bye to me.
Türkçe çevirisi : Pencereden bakarak bana güle güle diye el salladı.
İngilizce örnek : When her train left the station, her mother waved to her.
Türkçe çevirisi : Treni istasyondan hareket edince annesi ona el salladı.
¤ noun
1 dalga * eşanlamlı : undulation, roller, ripple, breaker; swell, surge
İngilizce örnek : The waves are high.
Türkçe çevirisi : Dalgalar yüksek.
İngilizce örnek : The waves beat against the shore.
Türkçe çevirisi : Dalgalar sahile vurdu.
İngilizce örnek : He stood on the shore, looking sadly at the waves.
Türkçe çevirisi : Üzgün üzgün dalgalara bakarak sahilde durdu.
2 (el) sallama

WAVE = (wave nedir; wave Türkçesi) Zaman ve yer açısından periyodik olma ile tanımlanan peş peşe gerçekleşen olaylar dizisi. Dalga, oluştuğu ortamın özelliğine bağlı bir hız ile ortam içerisinde hareket eder. Meteorolojide, kısa dalga, uzun dalga, Rossby Dalgası veya siklonik dalga gibi atmosferik dalgalanmalar anlamında kullanılır. Oşinografide ise, rüzgâr, türbülans veya akıntılar nedeniyle su yüzeyinde oluşan periyodik su kabartıları anlamında kullanılmaktadır.

1: 10 ms