• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

uydurma

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 5496

ana / sıfat

isim / noun

sıfat / adjective

sıfat / adjective – archaic

UYDURMA = (uydurma nedir; uydurma ne demek; uydurma İngilizcesi) 1. Uydurmak işi. 2. Gerçek olmayan, gerçekmiş gibi gösterilen haber, asparagas. 3. sf. Gerçek dışı, uydurulmuş olan, yalan, sahte, asılsız, düzme: «Atatürk'ün Osmanlıcayı Türkçeleştirmek hususundaki güzel arzusunu bugünkü 'uydurma dilcilik' gayretine alet etmişiz.» -B. Felek. 4. sf. Yeni bir biçim verilmiş: «Ben babamın eskilerinden uydurma şeylerle giyiniyordum.» -H. Z. Uşaklıgil.

UYDURMA = (uydurma nedir; uydurma ne demek; uydurma İngilizcesi) bk. uyma, uyarlama.

UYDURMA = (uydurma nedir; uydurma ne demek; uydurma İngilizcesi) Saz ozanlarının nazire ve tanzir karşılığı olarak kullandıkları terim. bk. nazire.

UYDURMA = (uydurma nedir; uydurma ne demek; uydurma İngilizcesi) Üvey çocuk.

uydurma = asparagas [öz Türkçe - eski terim]

uydurma = icat [öz Türkçe - eski terim]

uydurma = ca'lî [Türkçe - Osmanlıca]

uydurma = tasnî' [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms