• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

uyarmak

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 1570

biyokimya

elektrik

iş dünyası

UYARMAK = (uyarmak nedir; uyarmak ne demek; uyarmak İngilizcesi) 1. Bir kimseye bir davranışta bulunmasını veya bulunmamasını söylemek, ikaz etmek: «Mustafa Kemal Paşa gittikten sonra gelen mebuslar beni uyarıyorlardı.» -F. R. Atay. 2. Görevini gereği gibi yapmayan kimseye nasıl davranması gerektiğini hatırlatmak, ihtarda bulunmak. 3. biy. Bir canlının herhangi bir organını dıştan bir etki ile görev yapmaya zorlamak. 4. hlk. Öğütle yola getirmeye çalışmak. 5. hlk. Uyandırmak.

UYARMAK = (uyarmak nedir; uyarmak ne demek; uyarmak İngilizcesi) 1. Öğütle, eğitimle yola getirmeye çalışmak. 2. Uykudan uyandırmak. 3. Sönmüş ateşi canlandırmak.

UYARMAK = (uyarmak nedir; uyarmak ne demek; uyarmak İngilizcesi) 1. Uyandırmak, irşadetmek, ikazetmek. 2. Işığı parlatmak, yakmak. 3. Harekete geçmek.

UYARMAK = (uyarmak nedir; uyarmak ne demek; uyarmak İngilizcesi) Uykudan uyandırmak.

uyarmak = dikkatini çekmek [öz Türkçe - eski terim]

uyarmak = eksite etmek [öz Türkçe - eski terim]

uyarmak = ihtar etmek [öz Türkçe - eski terim]

uyarmak = ikaz etmek [öz Türkçe - eski terim]

uyarmak = indüklemek [öz Türkçe - eski terim]

uyarmak = provoke etmek [öz Türkçe - eski terim]

uyarmak = ihtâr etmek [Türkçe - Osmanlıca]

uyarmak = îkâz etmek [Türkçe - Osmanlıca]

uyarmak = tenbîh etmek [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms