• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

unpleasant

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 7293

UNPLEASANT = [an'plezınt] adjective
1 nahoş, tatsız, çirkin * eşanlamlı : nasty, disagreeable, offensive, repulsive, objectionable, annoying, troublesome * karşıtanlamlı : pleasant
İngilizce örnek : Disputes about money are unpleasant.
Türkçe çevirisi : Para yüzünden anlaşmazlık nahoştur.
İngilizce örnek : He has a very unpleasant manner.
Türkçe çevirisi : Çok çirkin bir tavrı var.
2 kaba, terbiyesiz
İngilizce örnek : I had a hard time with physics classes in high school because of my unpleasant teacher.
Türkçe çevirisi : Kaba öğretmenim yüzünden lisede fizik derslerinde sorun yaşadım.

1: 0 ms