tiptoe
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 35538ana kullanım 1
ana kullanım 2
TIPTOE = ['tiptou] noun
:
* on tiptoe = ayaklarının ucuna basarak
İngilizce örnek : He walked on tiptoe along the landing, trying not to make any noise.
Türkçe çevirisi : Gürültü yapmamaya çalışarak, merdiven sahanlığında ayaklarının ucuna basarak yürüdü.
İngilizce örnek : We walked on tiptoe for fear of being discovered.
Türkçe çevirisi : Keşfedilme korkusuyla ayaklarımızın ucuna basarak yürüdük.
¤ verb
parmaklarının ucuna basarak yürümek
İngilizce örnek : I tiptoed to the door for fear of waking him.
Türkçe çevirisi : Onu uyandırma korkusuyla kapıya ayaklarımın ucuna basarak yürüdüm.
