tear
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 6350ana kullanım 1
ana kullanım 2
TEAR 1 = [teı] verb
tore [to: ], torn [to: n]
1 yırtmak, koparmak * eşanlamlı : split, rip, rend, rive, divide, rupture, shred * karşıtanlamlı : mend
İngilizce örnek : He always tears his clothes when he climbs trees.
Türkçe çevirisi : Ağaca çıktığı zaman hep pantolonunu yırtar.
İngilizce örnek : He tore the paper to pieces.
Türkçe çevirisi : Kâğıdı yırtarak parçaladı.
2 yırtılmak, kopmak
3 kon. çılgın gibi koşmak * eşanlamlı : race, speed, sprint, run, dash
¤ noun
yırtık * eşanlamlı : rip, rent, split, rupture
* tear up = parça parça etmek
İngilizce örnek : She tore the letter up and put it in the basket.
Türkçe çevirisi : Mektubu paramparça etti ve çöp sepetine koydu.
TEAR 2 = [tiı] noun
gözyaşı
İngilizce örnek : She lay in her bed weeping bitter tears.
Türkçe çevirisi : Acı gözyaşları dökerek yatağına uzandı.
İngilizce örnek : She ran into the room in tears.
Türkçe çevirisi : Gözyaşları içinde odaya koştu.
İngilizce örnek : She read the email and burst into tears.
Türkçe çevirisi : E-postayı okudu ve gözyaşlarına boğuldu.
