suspend
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 13472ana kullanım
SUSPEND = [sı'spend] verb
1 asmak, sarkıtmak * eşanlamlı : hang, swing, dangle
İngilizce örnek : Dust particles are suspended in the air.
Türkçe çevirisi : Toz parçacıkları havada asılı durur.
İngilizce örnek : Solid particles are suspended in a liquid.
Türkçe çevirisi : Katı parçacıklar sıvıda asılı durur.
2 ertelemek, askıya almak * eşanlamlı : postpone, defer, delay, put off, defer, interrupt
3 (okul, vb'den) uzaklaştırmak
İngilizce örnek : He was suspended from duty.
Türkçe çevirisi : Görevden uzaklaştırıldı.
İngilizce örnek : They suspended this footballer for the next two matches.
Türkçe çevirisi : Bu futbolcuya gelecek iki maç ceza verildi.
