sunset
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 8389ad / noun 1
ad / noun 3
SUNSET = ['sanset] noun
günbatımı, güneş batması
İngilizce örnek : How long after sunset does it become dark?
Türkçe çevirisi : Günbatımından ne kadar sonra hava kararıyor?
İngilizce örnek : The red sunset lasted over twenty minutes.
Türkçe çevirisi : Kızıl günbatımı yirmi dakikadan fazla sürdü.
İngilizce örnek : Car lights must be switched on at sunset.
Türkçe çevirisi : Araba farları günbatımında yakılmalı.
İngilizce örnek : We watched the beautiful sunset at the Limon café.
Türkçe çevirisi : Limon kafede güzel günbatımını izledik.
SUNSET = (sunset nedir; sunset Türkçesi) Dünyanın kendi ekseni etrafında dönmesi hareketi sonucunda, her gün güneşin batı yönünde, ufukta kaybolmasıdır. Günbatımı zamanı için değişik ölçütler kullanılır. A.B.D.' de, günbatımı için deniz yüzeyinde güneş diskinin üst tarafının, İngiltere'de ise diskin merkezinin kaybolması gerekir. Günbatımı zamanı daima ortalama deniz düzeyine göre hesaplanır.
