• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

stream

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 2193

bilişim / computing

STREAM = [stri: m] noun
1 akarsu, çay, dere * eşanlamlı : river, brook, rivulet
İngilizce örnek : A river is larger than a stream.
Türkçe çevirisi : Nehir, dereden daha büyüktür.
İngilizce örnek : The stream ran through the valley.
Türkçe çevirisi : Dere vadinin içinden akıyordu.
2 akıntı * eşanlamlı : curent, flow, tide
3 akım * eşanlamlı : current
İngilizce örnek : There is a stream of air.
Türkçe çevirisi : Bir hava akıntısı var.
4 sel * eşanlamlı : flood, outpouring
5 gidiş
¤ verb
1 akmak * eşanlamlı : flow, pour, run, rush, spout
İngilizce örnek : Tears streamed from her eyes when she said good-bye.
Türkçe çevirisi : Allahaısmarladık dediği zaman gözlerinden yaşlar aktı.
2 dalgalanmak

1: 0 ms