stove
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 9279ad / noun
eylem / verb
eylem / verb – chemistry
STOVE = [stouv] noun
1 soba
İngilizce örnek : She hasn't lit the stove yet.
Türkçe çevirisi : Sobayı henüz yakmadı.
İngilizce örnek : You can't put big lumps of coal like that in the stove.
Türkçe çevirisi : Sobaya onun gibi büyük kömür parçaları koyamazsın.
İngilizce örnek : We all sat around the stove in the cold winter.
Türkçe çevirisi : Soğuk kışta hepimiz sobanın etrafına oturduk.
2 fırın, ocak
STOVE = Odayı veya yemeği ısıtmak için kullanılan ve odun, kömür, benzin veya gazla çalışan alet.
