İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 37640 SQUEAK = [skwi: k] verb
gıcırdamak, cırlamak * eşanlamlı : creak, whine, cry, squeal, yelp
İngilizce örnek : I had to put some oil on the hinges to stop the door squeaking.
Türkçe çevirisi : Kapının gıcırdamasını önlemek için menteşelere biraz yağ koymam gerekti.
¤ noun
cırlama, gıcırtı * eşanlamlı : creak, cry
İngilizce örnek : There's a squeak somewhere in the back wheel of my bike.
Türkçe çevirisi : Bisikletimin arka tekerleğinde bir yerde gıcırtı var.