• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

sessiz

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 1938

dilbilim

havacılık

sıfat / adjective – phonetics

sıfat / adjective – physics

sıfat / adjective – technical

SESSİZ = (sessiz nedir; sessiz ne demek; sessiz İngilizcesi) 1. Sesi olmayan, ses çıkarmayan: «Işık bol, sofra açık, kadehler pırıl pırıl / Bak, sessiz adımlarla yaklaşıyor yeni yıl / Omzuma koy başını bir gül hafifliğiyle» -H. F. Ozansoy. 2. Ses, gürültü çıkarmadan yapılan: Sessiz çalışma. 3. Ses olmayan: «Gece başladığı vakit, ışıksız ve sessiz evler arasından geçmek icap ediyordu.» -H. S. Tanrıöver. 4. Az konuşan, suskun. 5. Yumuşak huylu, kendi hâlinde ve sakin (kimse): «Kız kardeşi Deniz Yolları levazımında çalışan sessiz bir adamla evlidir.» -M. Ş. Esendal. 6. zf. Ses ve gürültü çıkarmadan. 7. a. db. Ünsüz.

sessiz = asude [öz Türkçe - eski terim]

sessiz = latent [öz Türkçe - eski terim]

sessiz = sedasız [öz Türkçe - eski terim]

sessiz = hâmûş [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms