Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 149SAĞLAMAK = (sağlamak nedir; sağlamak ne demek; sağlamak İngilizcesi) (-i) 1. Bir işin olması için gerekli durumu, şartları hazırlamak, temin etmek: «Süngerciler altı aylık kumanyalarını sağlamak için boğazlarına dek borçlandılar» -Halikarnas Balıkçısı. 2. Elde etmek, sahip olmak: «O sevimli yavru hâliyle sağladığı sempatinin büyük bir kısmını yitirmişti.» -Y. N. Nayır. 3. mat. Bir işlemin doğruluğunu ortaya koymak.
SAĞLAMAK = (sağlamak nedir; sağlamak ne demek; sağlamak İngilizcesi) Birinin yiyecek ya da içecek parasını ödemek, ısmarlamak.
SAĞLAMAK = (sağlamak nedir; sağlamak ne demek; sağlamak İngilizcesi) Bitirmek, sona erdirmek, başarılı olmak.
SAĞLAMAK = (sağlamak nedir; sağlamak ne demek; sağlamak İngilizcesi) Duraklamak, dinmek: Yağmur biraz sağladı.
SAĞLAMAK = (sağlamak nedir; sağlamak ne demek; sağlamak İngilizcesi) Kaçmak : Parayı alınca sağladı.
SAĞLAMAK = (sağlamak nedir; sağlamak ne demek; sağlamak İngilizcesi) Sağlamlaştırmak, sağlama bağlamak.
SAĞLAMAK = (sağlamak nedir; sağlamak ne demek; sağlamak İngilizcesi) tekeffül etmek.
sağlamak = vesile olmak [öz Türkçe - eski terim]