İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 26744 RUMBLE = ['rambıl] noun
gürleme
İngilizce örnek : I could hear the rumble of thunder in the distance.
Türkçe çevirisi : Uzaktan gök gürlemesini duyabiliyordum.
¤ verb
gürlemek, guruldamak * eşanlamlı : thunder, roar, growl, resound
İngilizce örnek : It's embarrassing if your stomach rumbles during an interview.
Türkçe çevirisi : İş görüşmesi sırasında mideniz guruldarsa bu utandırıcıdır.