• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

roll

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 3699

ana kullanım

fiil / verb

ROLL = [roul] noun
1 tomar, top, rulo * eşanlamlı : reel, spool, bobbin, ball
İngilizce örnek : I bought a roll of paper.
Türkçe çevirisi : Bir rulo kâğıt satın aldım.
2 sandviç ekmeği * eşanlamlı : bread, bun
3 silindir, merdane * eşanlamlı : cylinder, roller
4 liste, defter, sicil, kayıt * eşanlamlı : list, register, roster, record
5 yuvarlama
¤ verb
1 yuvarlamak; yuvarlanmak * eşanlamlı : turn, whirl, twirl, revolve, rotate, spin, gyrate, sway, reel
İngilizce örnek : Some big stones rolled down the hill.
Türkçe çevirisi : Tepeden aşağı birkaç büyük taş yuvarlandı.
İngilizce örnek : My pen rolled under the sofa.
Türkçe çevirisi : Kalemim kanepin altına yuvarlandı.
2 sarmak, dürmek * eşanlamlı : wrap, enfold, envelop, wind, twist, coil
İngilizce örnek : He rolled a cigarette.
Türkçe çevirisi : Bir sigara sardı.
3 silindirle düzlemek * eşanlamlı : flatten, press, smooth, level
İngilizce örnek : We roll metal in a rolling mill.
Türkçe çevirisi : Metali haddehanede düzleriz.
* roll call = yoklama
İngilizce örnek : A roll call was taken.
Türkçe çevirisi : Yoklama yapıldı.
İngilizce örnek : They voted by roll call.
Türkçe çevirisi : Yoklama usulü ile oy verdiler.
* roll in = yığınla gelmek, yağmak
* roll up = gelmek, varmak

ROLL = (roll nedir; roll Türkçesi) Kargo için bir sonraki gemide yeniden rezervasyon yapma.

1: 0 ms