İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 25369 QUICKEN = ['kwikın] verb
çabuklaşmak, hızlanmak; çabuklaştırmak * eşanlamlı : hasten, hurry, speed up, accelerate, precipitate
İngilizce örnek : Without looking back at her, he quickened his pace and turned the corner.
Türkçe çevirisi : Ona bakmadan adımlarını çabuklaştırdı ve köşeyi döndü.