• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

queue

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 12601

teknik

QUEUE = [kyu: ] noun
BE. kuyruk, sıra * eşanlamlı : line, file, string, chain, train
İngilizce örnek : I don't like waiting in long queues.
Türkçe çevirisi : Uzun kuyruklarda beklemeyi sevmiyorum.
İngilizce örnek : There was a long queue waiting for the bank to open.
Türkçe çevirisi : Bankanın açılmasını bekleyen uzun bir kuyruk vardı.
İngilizce örnek : Form a queue here, please.
Türkçe çevirisi : Burada bir kuyruk oluşturun, lütfen.
İngilizce örnek : There are ten people in front of us in the queue.
Türkçe çevirisi : Kuyrukta önümüzde on kişi var.
¤ verb
BE. kuyruk olmak * eşanlamlı : line, file
İngilizce örnek : We had to queue for hours to get in.
Türkçe çevirisi : İçeri girmek için saatlerce kuyrukta beklemek zorunda kaldık.
İngilizce örnek : Students queued outside the canteen.
Türkçe çevirisi : Öğrenciler kantinin dışında kuyruk oldular.
* join the queue = kuyruğa girmek
İngilizce örnek : I joined the queue at the bus-stop.
Türkçe çevirisi : Otobüs durağında kuyruğa girdim.
* jump the queue = kuyruktakilerin önüne geçmek

1: 0 ms