Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 12726PÜSKÜRTME = (püskürtme nedir; püskürtme ne demek; püskürtme İngilizcesi) 1. genel uygulayım: bk. tozalama. 2. mekanik: Motorlarda belli oranda hava ile karıştırılmış yakıtın yanma odalarına basınçla gönderilmesi olayı.
PÜSKÜRTME = (püskürtme nedir; püskürtme ne demek; püskürtme İngilizcesi) 1. Püskürtmek işi. 2. Sulu boya püskürterek çeşitli tonlarda yüzeyler elde etme tekniği veya bu teknikle yapılmış resim. 3. sf. Püskürtülerek yapılmış: Püskürtme sıva. 4. sf. Sıçramış, fırlamış: «Kızın ipek çorapları püskürtme çamur içinde kalmıştı.» -H. Taner.
PÜSKÜRTME = (püskürtme nedir; püskürtme ne demek; püskürtme İngilizcesi) bk. metal püskürtme.
PÜSKÜRTME = (püskürtme nedir; püskürtme ne demek; püskürtme İngilizcesi) Sıvıları bir memeden püskürterek çok küçük tanelere bölüp sis benzeri bir fiziksel duruma geçirme.
püskürtme = paf [öz Türkçe - eski terim]
püskürtme = puff [öz Türkçe - eski terim]
püskürtme = pulverizasyon [öz Türkçe - eski terim]
püskürtme = spray [öz Türkçe - eski terim]
püskürtme = sprey [öz Türkçe - eski terim]