profit
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 1939ana kullanım 1
ana kullanım 2
iş dünyası
PROFIT = ['profit] noun
1 kazanç, kâr * eşanlamlı : gain, return, yield, earnings, income, revenue * karşıtanlamlı : loss
İngilizce örnek : Profits depend largely on production and sales.
Türkçe çevirisi : Kâr, büyük ölçüde üretim ve satışa dayanır.
İngilizce örnek : Banks lend money to make a profit.
Türkçe çevirisi : Bankalar kâr yapmak için borç para verir.
İngilizce örnek : Did you make any profit from the sale?
Türkçe çevirisi : Satıştan hiç kâr yaptın mı?
İngilizce örnek : He sold his shares at a good profit.
Türkçe çevirisi : Hisselerini iyi bir kârla sattı.
İngilizce örnek : I can see the company is going to make a profit this year.
Türkçe çevirisi : Şirketin bu yıl kâr yapacağını görebiliyorum.
İngilizce örnek : He sold his house at a profit.
Türkçe çevirisi : Evini kârlı sattı.
2 yarar * eşanlamlı : benefit, advantage
* profit and loss account = kâr zarar hesabı
* profit sharing = kâr bölüşümü
