• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

poverty

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 2362

POVERTY = ['povıti] noun
yoksulluk, fakirlik * eşanlamlı : want, need, indigence, pennilessness, distress, hardship * karşıtanlamlı : richness, wealth
* poverty-stricken = çok yoksul, gariban
İngilizce örnek : Poverty forced him to leave home.
Türkçe çevirisi : Yoksulluk onu evden ayrılmaya zorladı.
İngilizce örnek : After the war, they were reduced to poverty.
Türkçe çevirisi : Savaştan sonra yoksul düştüler.
İngilizce örnek : There is a direct link between poverty and crime.
Türkçe çevirisi : Yoksulluk ve suç arasında doğrudan bir ilişki vardır.
İngilizce örnek : He never made much money; he lived in poverty for most of his life.
Türkçe çevirisi : Hiçbir zaman çok para yapmadı, hayatının çoğunu yok yoksulluk içinde geçirdi.

1: 6 ms