İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 6943 POLAR = ['poulı] adjective
kutupsal, kutuplarla ilgili
İngilizce örnek : Amundsen was a Norwegian explorer of polar regions.
Türkçe çevirisi : Amundsen, kutup bölgelerinin Norveçli kaşifiydi.
* polar bear = kutup ayısı
İngilizce örnek : Its ability to catch fish is the key to the polar bear's survival.
Türkçe çevirisi : Balık yakalama yeteneği, kutup ayısının hayatta kalma anahtarıdır (yoludur).
POLAR = (polar nedir; polar Türkçesi) Kuzey ve güney yarımkürede 60 ° ile 90 ° enlemleri arasını ve bu kuşakta gerçekleşen hava olaylarını tanımlamada kullanılan bir terim.
POLAR = (polar nedir; polar Türkçesi) Su gibi üzerinde pozitif veya negatif yük taşıyan suda çözünen moleküller veya gruplar.