pitch
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 4724ana kullanım 1
ana kullanım 2
bilişim
müzik
teknik 1
teknik 2
ticaret
PITCH = [piç] noun
1 sp. saha, alan * eşanlamlı : field, ground, area
İngilizce örnek : At the end of the match, the spectators ran onto the pitch.
Türkçe çevirisi : Maçın sonuda izleyiciler sahaya koştu.
2 fırlatma, atış * eşanlamlı : throw, plunge
3 (nota, ses) perde * eşanlamlı : tone, timbre
İngilizce örnek : I could tell her mood by the pitch of her voice.
Türkçe çevirisi : Sesinin tonundan ruh halini söyleyebiliyordum (anlayabiliyordum).
4 derece * eşanlamlı : degree, level, extent
5 zift
¤ verb
1 konmak, konaklamak * eşanlamlı : place, settle, establish, locate
2 (çadır) kurmak
İngilizce örnek : They pitched camp near the lake.
Türkçe çevirisi : Gölün kenarına kamp kurdular.
3 (top, vb) atmak * eşanlamlı : throw, hurl, fling
4 müz. sesin perdesini ayarlamak
* pitch black = zifiri karanlık
PITCH: The angle at which the propeller blades are set, determining the amount of forward thrust produced.
PITCH: The rotation of an aircraft around its lateral axis, causing its nose to move up or down.
PITCH: The rotation or movement of an aircraft along its lateral axis, causing the nose to move up or down, controlling the vertical attitude or angle of the aircraft.
PITCH: The up or down movement of an aircraft's nose around its lateral axis.
