• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

patlamak

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 1518

deyim / idiom

eylem / verb – military

fiil / verb

PATLAMAK = (patlamak nedir; patlamak ne demek; patlamak İngilizcesi) 1. Nesneler, iç basıncın etkisiyle ve çoğunlukla büyük ses çıkararak dağılmak, infilak etmek: Dinamit patladı. 2. Yırtılıp açılmak: «Gözlerim gene ayakkabılarıma kaydı, yanları patlamıştı.» -O. Kemal. 3. Yarılmak: «Fukaranın hem sağ bileği çıkmış hem davulu patlamıştı.» -R. N. Güntekin. 4. Görünür duruma gelmek, ortaya çıkmak, yeşermek: Tomurcuklar patladı. 5. Top, taşıt lastiği vb. şeyler değişik nedenlerle havası inmek. 6. mec. Ansızın tehlikeli bir şey meydana gelmek: «Harp patlıyor ve askerlere edebiyatçılık, edebiyatçılara askerlik yapmak düşüyor.» -N. F. Kısakürek. 7. mec. Çok sıkılmak, sıkıntı ve sabırsızlığını belli etmek: «Sanıyorum ki istimi fazla gelmiş kazanlar gibi hırslarından patlayacaklar.» -O. C. Kaygılı. 8. mec. Aşırı tepki göstermek. 9. mec. Ansızın bir gürültü duyulmak. 10. tkz. Herhangi bir durum veya bir değerin yitirilmesine yol açmak, mal olmak.

patlamak = infilak etmek [öz Türkçe - eski terim]

1: 0 ms