parça
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 287ana kullanım
isim / noun
PARÇA = (parça nedir; parça ne demek; parça İngilizcesi) 1. Bir bütünden ayrılan, ayrı sayılan veya artakalan şey: Yolun bu parçası bozuk. 2. Bir bütünden kopma, kırılma, yırtılma vb. yoluyla ayrılmış bölüm, lime: «Alınacakları bir gece önceden küçük bir karton parçasına yazmıştır.» - H. Taner. 3. Birkaçı bir araya geldiğinde bir bütünü oluşturan şeylerin her biri, modül: On parçadan yapılmış bir oda takımı. 4. Tane: Üç parça elbiselik kumaş. 5. Pasaj: «Hayatımın en acı ve tatlı saatleri bunun başında geçti, eserimin en güzel parçalarını onun kenarında yazdım.» - R. N. Güntekin. 6. Müzik eseri. 7. Nesne: «Bu defaki gidişimizde, eşyamızın arasında taç gibi değerli bir parça da vardı.» - Kutlu. 8. mec. Küçümseme ve değersiz sayma bildiren bir söz: «Bir çoban parçasısın, olmasa bile koyun / Daima eğeceksin başkalarına boyun» - K. Kamu. 9. argo Güzel, alımlı kız veya kadın.
PARÇA = (parça nedir; parça ne demek; parça İngilizcesi) 1. Eski bir yapıtın bize kalan parçası. 2. Kırılmış bir heykelin her parçası.
PARÇA = (parça nedir; parça ne demek; parça İngilizcesi) 1. Yazılı bir yapıttan alınan bir bölüm. 2. Tümü değil de bir bölümü bize kalabilmiş yapıt. Örn. Büchner'in "Woyzek".
PARÇA = (parça nedir; parça ne demek; parça İngilizcesi) 1. Yazılı bir yapıttan alınmış bir bölüm. 2. Bir kısmı yitirilerek yalnızca bir bölümü kalmış olan yapıt.
PARÇA = (parça nedir; parça ne demek; parça İngilizcesi) Biçimlendirilmiş, işlenmiş ya da hiç işlem görmemiş her türlü metal nesne.
PARÇA = (parça nedir; parça ne demek; parça İngilizcesi) Bir yapıtın, iyesine özgü özellikleri taşıyan bölümü.
PARÇA = (parça nedir; parça ne demek; parça İngilizcesi) Bir yazının ya da yapıtın içinden alınan herhangi bir birim.
PARÇA = (parça nedir; parça ne demek; parça İngilizcesi) Para.
parça = fragman [öz Türkçe - eski terim]
parça = fraksiyon [öz Türkçe - eski terim]
parça = komponent [öz Türkçe - eski terim]
parça = lob [öz Türkçe - eski terim]
parça = modül [öz Türkçe - eski terim]
parça = pars [öz Türkçe - eski terim]
parça = porsiyon [öz Türkçe - eski terim]
parça = segment [öz Türkçe - eski terim]
parça = spesimen [öz Türkçe - eski terim]
parça = cüz' [Türkçe - Osmanlıca]
parça = kıst [Türkçe - Osmanlıca]
parça = kıt'a [Türkçe - Osmanlıca]
parça = laht [Türkçe - Osmanlıca]
parça = lîme [Türkçe - Osmanlıca]
parça = pârçe [Türkçe - Osmanlıca]
parça = pâre [Türkçe - Osmanlıca]
PARÇA = Arşivcilik açısından tek başına veya ilişkili parçalarla bir araya getirildiğinde anlam taşıyan belge veya belge grubu.
