• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

oturak

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 15079

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Kürekli teknelerde kürekçilerin oturması için alabandalar arasına uzatılmış enli tahta.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Bir çeşit divan, sedir. 2. Arkalıksız alçak iskemle, tabure.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. bk.oturum (III). 2. Çay ağızlarına ağ gererek yapılan balık avı.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Emekli. 2. İş göremeyen.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Hela, ayakyolu. 2. Lazımlık.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Kötürüm. 2. Yürüme zamanı geldiği halde yürüyemeyen çocuk.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Minder. 2. Kanepe. 3. Tahtadan yapılmış arkalıksız sandalye. 4. Kayıkçıların kürek çekerken oturdukları yer. 5. Arabada yolcuların oturduğu yer. 6. Merdivenin üstünde ve pencere önünde oturulacak yer.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Oturulacak yer veya şey. 2. Alçak iskemle: «Üstüne konulan tandır oturağı çok kalın ve çok sağlam tahtadan fırınlanarak yapılmıştı.» -A. Kutlu. 3. Bir şeyin yere gelen tarafı, taban. 4. Ördek. 5. İçkili, çalgılı ve kadınlı eğlenti. 6. Boru mengenesinin tezgâha oturduğu ve vidalandığı bölüm. 7. sf. Bacaklarında veya başka bir yerinde, gezmesine engel olacak bir özrü olduğundan hep evde oturan (kimse), kötürüm. 8. den. Kürekli teknelerde kürekçilerin oturduğu enli tahta.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Sabit, sakin, mukim. 2. Oturacak yer. 3. Müteakit, emekli.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Toplantı. 2. Düğün günü yalnız erkeklere yapılan yemekli eğlenti. 3. Düğünden bir gün sonra evde oturularak yapılan eğlence.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) 1. Yararlı işler başarmış, sakatlık ya da kocamışlık nedeniyle görevden bağışlanarak emekliye ayrılmış yeniçeri. 2. Eski gemilerde kürekçilerin oturdukları yer.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Armutla ahlat arasında, tadı ekşimsi bir armut çeşidi.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Asmaları yükseğe kaldırmak için yapılan ağaç iskele, çardak.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Beşiğin altı.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Bir halk oyunu ezgisi.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Bir yerde küme biçiminde büyüyen bitki.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) bk. oturak yeri.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Çam fidanı.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Kıç, makat.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Oda.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Sürek avında avcıların av bekledikleri yer.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Trapezin oturma yeri.

OTURAK = (oturak nedir; oturak ne demek; oturak İngilizcesi) Yazlık yer.

1: 0 ms