İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 4254 ODD = [od] adjective
1 acayip, tuhaf, garip * eşanlamlı : unusual, uncommon, extraordinary, strange, peculiar, queer, eccentric, weird, bizarre * karşıtanlamlı : regular, ordinary
İngilizce örnek : The odd thing was that he wasn’t sorry to lose his job.
Türkçe çevirisi : İşini kaybettiğine üzülmemesi garip bir şeydi.
İngilizce örnek : He is rather odd, but I still like him.
Türkçe çevirisi : Oldukça tuhaf (biri), ama yine de ondan hoşlanıyorum.
İngilizce örnek : It is odd that he refused to drink beer.
Türkçe çevirisi : Tuhaftır ki bira içmeyi reddetti.
2 (sayı) tek
İngilizce örnek : Five is an odd number.
Türkçe çevirisi : Beş, bir tek sayıdır.
3 küsur * eşanlamlı : spare, surplus, leftover
İngilizce örnek : I've had this car eleven-odd years.
Türkçe çevirisi : Bu araba on bir küsur yıldır bende.
4 (ayakkabı, eldiven, vb) tek * eşanlamlı : unmatched, single
İngilizce örnek : I have found an odd sock on the floor.
Türkçe çevirisi : Yerde bir çorap teki buldum.