not
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 1421ana kullanım
not = saptam [eski terim - öz Türkçe]
not = varakpâre [Türkçe - Osmanlıca]
NOT nasıl okunur, okunuşu /nOt/ belirteç
not
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 25 NOT = [not] adverb
değil, yok
İngilizce örnek : She is not married.
Türkçe çevirisi : O evli değil.
İngilizce örnek : That is my problem, not yours.
Türkçe çevirisi : Bu benim sorunum, senin değil.
* Not at all = bir şey değil, rica ederim
İngilizce örnek : 'Thank you very much!' 'Not at all.'
Türkçe çevirisi : 'Çok teşekkür ederim.' 'Bir şey değil.'
İngilizce örnek : 'Do you mind if I shut the window?' 'Not at all.'
Türkçe çevirisi : 'Pencereyi kapamamda bir sakınca var mı?' 'Yok.'
* not only … (but) also = sadece … değil aynı zamanda …, hem … hem de …
İngilizce örnek : She is not only clever, but also hard-working.
Türkçe çevirisi : Sadece akıllı değil aynı zamanda çalışkan da.
İngilizce örnek : She plays not only the guitar but also the violin.
Türkçe çevirisi : Sadece gitar değil aynı zamanda keman da çalar.
İngilizce örnek : Not only did he spill wine on the carpet, but she also broke six glasses.
Türkçe çevirisi : Sadece halıya şarap dökmedi, aynı zamanda altı bardak da kırdı.
* not only … but … as well = sadece … değil aynı zamanda …, hem … hem de …
İngilizce örnek : She is not only beautiful but very intelligent as well.
Türkçe çevirisi : Sadece güzel değil aynı zamanda akıllı da.
İngilizce örnek : They not only argued, but shouted at each other as well.
Türkçe çevirisi : Hem tartıştılar hem de birbirlerine bağırdılar.
