İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 5852 MISERY = ['mizıri] noun
1 sefalet, perişanlık, yoksulluk * eşanlamlı : poverty, need, want * karşıtanlamlı : affluence
İngilizce örnek : They live in misery.
Türkçe çevirisi : Sefalet içinde yaşıyorlar.
İngilizce örnek : During the war people lived in misery and poverty.
Türkçe çevirisi : Savaş sırasında insanlar sefalet ve yoksulluk içinde yaşadı.
2 dert, acı, ıstırap * eşanlamlı : grief, sorrow, hardship, suffering, torment, despair * karşıtanlamlı : joy