• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

medium

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 1598

havacılık

ruhbilim

MEDIUM = ['mi: diım] noun
(ç. media ['mi: diı])
1 çevre, ortam * eşanlamlı : surroundings, environment, conditions
2 vasıta, araç * eşanlamlı : means, vehicle, mechanism; instrument, agency
İngilizce örnek : Coal gas was the chief medium for lighting in large towns.
Türkçe çevirisi : Kömür gazı, büyük şehirlerde aydınlatma için temel araçtı.
3 medyum
İngilizce örnek : She consulted several mediums in the hope of finding her missing jewellery.
Türkçe çevirisi : Kayıp mücevherlerini bulma umuduyla birkaç medyuma danıştı.
¤ adjective
orta * eşanlamlı : average, mean, medial, median, middle
İngilizce örnek : His wife is of medium height and weight.
Türkçe çevirisi : Karısı orta boy ve ağırlıktadır.
İngilizce örnek : She has medium length hair.
Türkçe çevirisi : Orta uzunlukta saçı var.
* medium sized = orta boylu
* medium wave = orta dalga

1: 0 ms