• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

kutup

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 4514

sıfat / adjective

KUTUP = (kutup nedir; kutup ne demek; kutup İngilizcesi) 1. Yer yuvarlağının, Ekvator'dan en uzak olan yer ekseninin geçtiği varsayılan iki noktasından her biri: «Kutuplara gitmeği bile çok düşündüm.» - P. Safa. 2. mec. Birbiriyle karşıt olan şeylerden her biri: «Çalışanlarla çalıştıranları ayrı kutuplarda toplayarak birbirine düşman ediyor.» - N. Cumalı. 3. gökb. Gök küresinin, dolayında döndüğü varsayılan eksenin iki ucundan her biri. 4. fiz. Elektrik akımını oluşturan gerilim ayrılığının en yüksek dereceyi bulduğu iki noktadan her biri. 5. fiz. Bir mıknatıs demirinin iki ucundan her biri. 6. esk. ve mec. Bir konuda yüksek bilgisi ve yetkisi olan kimse: «Kendini kaza halkına âdeta bir kutup diye tanıtmıştı.» - E. E. Talu.

KUTUP = (kutup nedir; kutup ne demek; kutup İngilizcesi) Bir gökcisminin, gökküresinin, bir yıldızlar topluluğunu içine alan bir dizgenin dönme ekseninin bu cismi, küreyi ya da dizgeyi deldiği iki noktadan her biri.

KUTUP = (kutup nedir; kutup ne demek; kutup İngilizcesi) Kutupsal koordinat sisteminde origin.

kutup = sonlam [eski terim - öz Türkçe]

kutup = tepe [eski terim - öz Türkçe]

kutup = ucay [eski terim - öz Türkçe]

kutup = uç [eski terim - öz Türkçe]

kutup = yerucu [eski terim - öz Türkçe]

kutup = kutb [Türkçe - Osmanlıca]

1: 1 ms