Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 2524 KOYULMAK
1. Koyma işine konu olmak, konmak:
Tabaklar rafa öyle koyulmaz
2. Koyulaşmak:
İçeri doğru ilerledikçe mağaranın karanlığı koyulaşıyordu.
3. Kıvamlı hale gelmek:
Reçeli biraz daha kaynatırsan koyulur.
4. Girişmek, başlamak:
Hazırlanın da iş koyulalım.
Müfettiş büroya dönünce raporu hazırlamaya koyuldu.