Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 5104KESİNTİ = (kesinti nedir; kesinti ne demek; kesinti İngilizcesi) Ücret ve benzerlerinden, vergi ve diğer borçlar için kesilen paralardır.
KESİNTİ = (kesinti nedir; kesinti ne demek; kesinti İngilizcesi) 1. Kesilen parça, kırpıntı: «Gerçi çeviri kitaplarda, çevirilerin özensizliği, kesintiler hoş görülecek gibi değil.» -A. Ağaoğlu. 2. Bir işin bir süre için durması, inkıta, fasıla: İşimiz hiçbir kesintiye uğramadan yürüyor. 3. ekon. Ödenen bir paradan herhangi bir sebeple kesilen bölüm: Bu ücretin hiçbir kesintisi yoktur.
KESİNTİ = (kesinti nedir; kesinti ne demek; kesinti İngilizcesi) Bir süreç ya da oluşumun sürekli olmaktan çıkması durumu.
KESİNTİ = (kesinti nedir; kesinti ne demek; kesinti İngilizcesi) Kesilmiş süt.
KESİNTİ = (kesinti nedir; kesinti ne demek; kesinti İngilizcesi) Sinema Bir filmde yapımcı ya da yönetmenin isteği dışında, genellikle denetleme sonucu, bazen de dağıtımcı ya da oynatımcılarca yapılan budama.
kesinti = aidat [öz Türkçe - eski terim]
kesinti = inkıta [öz Türkçe - eski terim]
kesinti = interrapşın [öz Türkçe - eski terim]
kesinti = stopaj [öz Türkçe - eski terim]