• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

kelek

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 19263

ad / noun – agriculture

argo, usa, Canada

eski söz

isim / noun – derogatory

isim / noun – informal

isim / noun – US informal

mimarlık

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Irmaklar üzerinde işleyen ve şişirilmiş tulumlar üzerine kurulan bir çeşit sal.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Irmaklarda işleyen ve şişirilmiş tulumlar üzerine kurulan bir çeşit sal.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) 1. bitkibilim Olgunlaşmamış, ham kavun. 2. Irmaklarda işleyen ve şişirilmiş tulumlar üzerine kurulan bir çeşit sal. 3. sf. Yer yer çıplaklığı veya boşluğu olan: Kelek mısır. 4. sf. Kılsız: Kelek tulum. 5. sf. argo Aptal.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Aptal : Keleğin biridir.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Duvar örülürken tuğlalar arasına doldurulan çamur.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Düzen, al.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Düzen, hile.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Eski ayakkabı.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Hayvanların boyunlarına takılan büyük çan, çıngırak.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Kesik ya da kırık boynuz.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Mısır yaprağı.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Parasız alınan eşya.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Sal, kayık.

KELEK = (kelek nedir; kelek ne demek; kelek İngilizcesi) Tüysüz genç, eşcinsel.

1: 10 ms