Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 10112KAŞINMAK = (kaşınmak nedir; kaşınmak ne demek; kaşınmak İngilizcesi) 1. Kaşıntısı olmak, kaşıma isteği duymak: Başım kaşınıyor. 2. Kendi kendini kaşımak: Kedi kaşınıyor. 3. mec. Kötü bir karşılık gerektiren davranışlarda bulunmak: Sen kaşınıyorsun galiba, git işine, başımı belaya sokma.
KAŞINMAK
Sivrisinek ısırığı kaşınmaya neden olabilir. (A mosquito bite can cause itching.)
Kaşınan yerlerim var, alerjik bir reaksiyon olabilir. (I have itchy spots, it could be an allergic reaction.)
Bu kaşıntılı yeri kaşımayı bırakamıyorum. (I can't stop scratching this itchy spot.)
Kaşınan yerde kızarıklık ve şişlik var. (There is redness and swelling in the itchy area.)
Kaşınan bölgeyi sıcak suyla yıkamak, kaşıntıyı hafifletebilir. (Washing the itchy area with warm water can alleviate the itching.)