Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 10121KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) 1. Kaymak (II) işi. 2. sin. ve TV Herhangi bir nedenle filmin atlaması, görüntünün perdeye veya ekrana tam olarak gelmemesi.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) Bahçe çiti.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) Balede yedi tür dans hareketinden biri.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) beşibiryerde, altın lira.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) Bezin kenarını kıvırarak dikme işlemi.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) Gülle atmada, atış için ön hızı kazanmak amacıyla, atma döngüsü içinde yerden yükselmeden atış yerine doğru yapılan sekme.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) Sinema 1. Filmin herhangi bir nedenle atlamasıyla çerçevenin pencereyle çakışmasının önlendiği, bunun sonucu görüntülüğe, art arda gelen iki resmin yarı bölümlerinin yansıdığı bir gösterim bozukluğu; çerçeve kayması. 2. Örtücünün, filmin aralı devinimiyle eşlemeli çalışmamasından dolayı pencereyi iyice kapamaması sonucu, parlak nesnelerin birbiri üstüne binmiş gibi görünmesi; resim kayması.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) Spektral bir hattın dalga boyunda; yoğunluk, kütle, hareket, absorpsiyon, saçılma, yayınımdan kaynaklanan hafif değişiklik.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) Yassı taş parçası.
KAYMA = (kayma nedir; kayma ne demek; kayma İngilizcesi) Yedi tür dans hareketlerinden biri.
kayma = şift [öz Türkçe - eski terim]
kayma = lağziş [Türkçe - Osmanlıca]
kayma = zell [Türkçe - Osmanlıca]