• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

karıştırmak

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 903

ana kullanım

eylem / verb – cookery

KARIŞTIRMAK = (karıştırmak nedir; karıştırmak ne demek; karıştırmak İngilizcesi) 1. Karışma işini yaptırmak. 2. (-i) İçinde ne olduğunu anlamak veya aradığını bulmak amacıyla elle yoklamak: «Ceplerimi karıştırdım, bozuk para bulamadım.» -F. R. Atay. 3. (-i) Yemeği dibinin tutmaması için kaşıkla altüst etmek: «Ocak başında oturmuş bir ihtiyarca kadın, bir tencereyi karıştırıyor hem de için için ağlıyordu.» -A. Kabaklı. 4. (-i) Kurcalamak, oynamak. 5. (-i) Göz atmak, araştırmak, incelemek: «... saatlerce, istediğim kitapları, divanları, Servetifünun koleksiyonlarını karıştırdım.» -Y. Z. Ortaç. 6. (-i) Üstünkörü okumak: «Verdiğim cevapları dinlemiyor gibi dalgın, parmaklarıyla bir risaleyi karıştırıyordu.» -H. Z. Uşaklıgil. 7. Ayırt edememek, tam olarak seçememek: Siz düşle gerçeği birbirine karıştırıyorsunuz.

KARIŞTIRMAK = (karıştırmak nedir; karıştırmak ne demek; karıştırmak İngilizcesi) TV. Bir yayında isteyerek yapılan karışma. (Yayını bozmak amacıyla yapılır).

karıştırmak = mezcetmek [Türkçe - Osmanlıca]

karıştırmak = târümâr etmek [Türkçe - Osmanlıca]

1: 0 ms