kabarcık
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 6788ana kullanım
hekimlik
isim / noun
KABARCIK = (kabarcık nedir; kabarcık ne demek; kabarcık İngilizcesi) 1. İçi su, hava dolu ufak kabartı veya kürecik: «Bardağın içindeki maden suyu kabarcıklarının pıtır pıtır söndüğü bile duyuluyordu.» -H. Taner. 2. Vücutta oluşan sivilce gibi küçük şişkinlik. 3. Kabartı: «Köy, dağın ortasında, toprak kabarcıkları gibi dizilen evleriyle bir mezarlığa benziyordu.» -H. E. Adıvar. 4. fiz. Metal biliminde sıvı veya katıların içinde oluşan gaz hacmi.
KABARCIK = (kabarcık nedir; kabarcık ne demek; kabarcık İngilizcesi) İnce kabuklu, yuvarlak, beyaz, çekirdekli bir çeşit üzüm.
KABARCIK = (kabarcık nedir; kabarcık ne demek; kabarcık İngilizcesi) Katı ve sıvı yığın evrelerde çeşitli etkilerle oluşan yerel gaz kümeleri.
KABARCIK = (kabarcık nedir; kabarcık ne demek; kabarcık İngilizcesi) Sıvı içinde oluşan yerel gaz kümeleri.
KABARCIK = (kabarcık nedir; kabarcık ne demek; kabarcık İngilizcesi) Sıvı ya da katıların içinde oluşan gaz oylumu.
KABARCIK = (kabarcık nedir; kabarcık ne demek; kabarcık İngilizcesi) Soğan köklü, parlak yeşil yapraklı, beyaz çiçek açan bir bitki.
kabarcık = papül [öz Türkçe - eski terim]
