İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 7592 JEALOUSY = ['celısi] noun
kıskançlık * eşanlamlı : envy
İngilizce örnek : His pathological jealousy has ended their relation.
Türkçe çevirisi : Onun hastalık derecesindeki kıskançlığı ilişkilerini bitirdi.
İngilizce örnek : The Turkish man committed a murder out of jealousy.
Türkçe çevirisi : Türk erkek, kıskançlık cinayeti işledi.