• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

jar

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 9052

teknik

JAR = [ca: ] noun
1 kavanoz * eşanlamlı : pot, vessel, container, jug
İngilizce örnek : She filled the jar with apricot jam.
Türkçe çevirisi : Kavanozu kayısı reçeliyle doldurdu.
İngilizce örnek : Have you any more jam - the jar is empty?
Türkçe çevirisi : Daha (başka) reçelin var mı – kavanoz boş?
2 şok, sarsıntı * eşanlamlı : jolt, jerk, shock; vibration, clash * karşıtanlamlı : harmony
İngilizce örnek : I felt a jar when I hit the hump on the road.
Türkçe çevirisi : Yolda tümseğe çarpınca bir sarsıntı hissettim.
¤ verb
1 sarsmak * eşanlamlı : shake, vibrate, jolt, jerk, rattle
2 (renk) gitmemek, sırıtmak * eşanlamlı : clash, grate, disagree
İngilizce örnek : These colours jar with each other.
Türkçe çevirisi : Bu renkler birbirine gitmiyor.
3 (kulak) tırmalamak

1: 0 ms